KREMATORYUM

16 Haziran 2008 Pazartesi

OTOGAR

Aşılmaz

Uzun uzun yollar girer araya her zaman

Geçmek bilmez zamanlar

Sevilenler yol alır sırasıyla

Yerlerini yenilerine bırakmadan

Hani kazağın eteğinde bir sökük olur da

Sökükten çekmeye bir başladığınızda

Elinizde bir top yün

Soluğu yakada alırsınız ya

İşte öyle bir şey

Bir başladı mı

Yalnız bırakılmalar

Kim olursa olsun geçemiyor önüne

Giden de

Gitmesini istemeyen de

Yeni bir hayatın başlangıcına doğru sürükleniyor

Sürükleniyor diyorum

Çünkü kimse istemiyor belki de böyle olmasını

Başka çözümler aramak niyetinde herkes

Ama gel gör ki zaman

Hayat

İnsanlar

Alabildiğine umursamazlar

Sevmek yetmiyor

Onların merhameti için

Sevilmekse bir o kadar anlamsız

Acının

Kederin yanında

Dayanmak

Yeni bir zanaat

Katlanıp kazanmaksa

Kocaman bir ütopya

 

Yine oturmuş

Sızlanıyorum sözcüklerde

Yine bir yandan yazıyor

Bir yandan da ağlıyorum gidenlere

Ve ne zaman dönüleceğini

Ne zaman yeniden karşılaşılacağını bilmeden

Direnmeye çalışıyorum

Boyundan büyük sevmelere kalkışan

Küçücük yüreğimle