KREMATORYUM

29 Ocak 2016 Cuma

SESSİZLİK

Gecenin bilmem kaçında
Sessizlik böler uykunu
Sanki davullar çalıyormuş
Gürültüden gözlerin kapanmak bilmiyormuş gibi

En yüksek seslerden daha yüksek
En derinlerden gelen sessizlik

Hani kafanı yastığa koyarsın da
Kalp atışlarını kulaklarında hissedersin ya
İşte tam da ondan

Bitsin bu sessizlik
İsterse kıyametler kopsun
Yer yerinden oynasın
Ama yeter ki bir çıt çıksın

YALNIZCA

Tüm nefretini kusmak istersin bazen
Omuzlarından tutup silkmek
"Kendine gel" diye bağırmak
"Bana ne yaptığını görmüyor musun" diye
Yanıtını bildiğin sorular sormak

Ne kadar nefret kussan da
Her ne şekilde silksen de
Avazın çıktığı kadar bağırsan da
Değişen hiçbir şey olmuyor
Çünkü "Kendine gel" diye bağırdığının
Kendisi bu zaten

Ve ne olursa olsun
Sana ne yaptığını
Ya görmüyor
Ya da umursamıyor
Senin için ikisi de aynı sonuçta

Ve bu
Görmediği ya da umursamadığı
Milyonlarca şeyden
Yalnızca bir tanesi

Sana düşense

Neyse...

25 Ocak 2016 Pazartesi

ARDİYE

Bir ardiyesi olmalı insan beyninin
Ve koca bir asma kilit
Kapısında
Dilediğinde içeri girip kurcalamalı
Dilediğinde ise
Yıllarca kilitli bırakabilmeli
Toz içinde kalana kadar
Tüm eski
Tüm sararmış
Tüm yıpranmış hatıraları
Ve gerektiğinde
İçinde ne olduğunu unutup
Tümünü ateşe verebilmeli
Ya da evi tümüyle
Bir kere bile
Ardına dönüp bakmadan
Terk edebilmeli
Her şeyi rastlantılara bırakarak
Kamburdan kurtulmuşçasına
Dimdik adımlarla

24 Ocak 2016 Pazar

SADECE

Tanınmaz olur en yakınındakiler
Anlam veremezsin olanlara
Yaptıklarına
Giderek uzaklaşır
Can bildiklerin
Belki de
En başından beri
Oldukları
Ya da olmak istedikleri yere giderler
Hiç yaklaşmamışlar gibi
Hiç canın olmamışlar
Hiç sevmemişler gibi

Uyum sağlarsın sadece
Değişimlere
Dönüşümlere
Elden hiçbir şey gelmeden
Sessizce
Sadece
Sessizce